EZGİ ERKMEN (Bolu, 2002)
Abant İzzet Baysal Üniversitesi Geleneksel Türk Sanatları Bölümü
Mokita, 2025
Çini form + sıraltı tekniği, enstalasyon, 42×16 cm, 30×32 cm, 42×25 cm
Çini form + underglaze technique, installation, 42×16 cm, 30×32 cm, 42×25 cm
“Mokita” Duygu ve düşüncenin iç içe geçtiği yerde başlar karmaşa… Bireyin içsel çatışması, toplumsal bölünmenin tohumlarını eker. Modern hayatın getirdiği zorlukla beraber birçok insanın göz ardı ettiği bastırdığı hisler zamanla birikerek görünmez fırtınalara dönüşür. Duyguyu tanımak, kabullenmek, sesini duyurmasına izin vermek, dışa vurmak sadece kendimize değil çevremizdeki insanlara da fayda sağlar ve bu durum gerçek bir bağın kapsamını aralar. Duygusal bağlar zamanla yüzeysel hale gelirken gerçek anlayış ve empati duygusu azalıyor. Bu çalışma, görmezden gelinenlerin, görmek istemedikleri, görüp de göz ardı ettiklerinin görünür hale gelme çabasıdır. İnsanların bilinçli olarak bastırdığı ya da inkâr ettiği düşüncelerin ve duyguların form bulduğu bir yüzleşme alanıdır. Tüm bu olguları acımasızca kullandıkları, insanların ayrımcılık içinde bölünüp birbirlerine savaş açarak yok oluşunun simgesidir.
“Mokita” Chaos begins where emotion and thought entwine. The inner conflict of the individual sows the seeds of societal division. Coupled with the pressures of modern life, the repressed feelings that many people ignore accumulate and, over time, become invisible storms. To name emotion, to accept it, to let it voice itself, to express it—not only does this benefit ourselves, but it also nourishes the people around us and opens the door to a genuine connection. As emotional bonds grow superficial, true understanding and the sense of empathy fade. This work aims to render visible what has been overlooked, what people do not wish to see, what they see yet overlook. It is a space where thoughts and feelings that people consciously suppress or deny take form. When these phenomena are wielded mercilessly, they symbolize the dissolution of people who, divided by discrimination, turn against one another.
Sanatçı ve eserle ilgili daha fazla bilgi almak için info@base.ist adresine e-posta atmanızı rica ederiz.
“Mokita” Duygu ve düşüncenin iç içe geçtiği yerde başlar karmaşa… Bireyin içsel çatışması, toplumsal bölünmenin tohumlarını eker. Modern hayatın getirdiği zorlukla beraber birçok insanın göz ardı ettiği bastırdığı hisler zamanla birikerek görünmez fırtınalara dönüşür. Duyguyu tanımak, kabullenmek, sesini duyurmasına izin vermek, dışa vurmak sadece kendimize değil çevremizdeki insanlara da fayda sağlar ve bu durum gerçek bir bağın kapsamını aralar. Duygusal bağlar zamanla yüzeysel hale gelirken gerçek anlayış ve empati duygusu azalıyor. Bu çalışma, görmezden gelinenlerin, görmek istemedikleri, görüp de göz ardı ettiklerinin görünür hale gelme çabasıdır. İnsanların bilinçli olarak bastırdığı ya da inkâr ettiği düşüncelerin ve duyguların form bulduğu bir yüzleşme alanıdır. Tüm bu olguları acımasızca kullandıkları, insanların ayrımcılık içinde bölünüp birbirlerine savaş açarak yok oluşunun simgesidir.
“Mokita” Chaos begins where emotion and thought entwine. The inner conflict of the individual sows the seeds of societal division. Coupled with the pressures of modern life, the repressed feelings that many people ignore accumulate and, over time, become invisible storms. To name emotion, to accept it, to let it voice itself, to express it—not only does this benefit ourselves, but it also nourishes the people around us and opens the door to a genuine connection. As emotional bonds grow superficial, true understanding and the sense of empathy fade. This work aims to render visible what has been overlooked, what people do not wish to see, what they see yet overlook. It is a space where thoughts and feelings that people consciously suppress or deny take form. When these phenomena are wielded mercilessly, they symbolize the dissolution of people who, divided by discrimination, turn against one another.
Sanatçı ve eserle ilgili daha fazla bilgi almak için info@base.ist adresine e-posta atmanızı rica ederiz.